Basit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Basit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tab

Kemiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin

Smaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küt

Yapayalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına

İzlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Program

Hristiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani

Saha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut

Bayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem

Çoğaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek

Halihazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiki Durum, Bugünkü Durum

Damla Taş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt

Ün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad, Nam, San, Ses, Şan, Şeref, Şöhret, Tavış

İstinkâf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak

Asabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli

Kartelci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekelci

Elgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya

Müşavere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstişare

Sürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk

Pelit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palamut

Yalnızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız

Göreceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafi, Nispi

Kesmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak

Caiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde, Gerekli, Yerinde Sayılan, Yakışık Alan

Resul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peygamber, Elçi, Yalvaç, Haberci, Nebi

Vahdaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik

Pansuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Sarık

Yolkesen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harami

Arıza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur

Mahlut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık

Bagaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü