Büyüyememek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Büyüyememek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Küsmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Atkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol

Salıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek

Boylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Düşmek, Yükselmek

Yok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilakis, Değil, Yasak

Gerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu

Oran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın

Adaletsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet

Ecinni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin

Dincelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak

Yansı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepke, Fiilimünakis, İnikas

Nezaretçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci

Badire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum

Menşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök

Bronz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tunç

Âdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, İnsan, İnsanoğlu

İkircim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt

Halas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulma, Kurtuluş

Gönül Avcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın

Artma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyade

Termometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece

İhtişamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli

Serlevha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık

Gamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kedersiz, Tasasız, Rahat

Refahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat

Dirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceriklilik, Seziş, İktidar, Kabiliyet, Zekâ

Boruçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çan çiçeği; Tatula

Nekbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik

Larpadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın

Cenkleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak

Noksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Eksiklik, Kusur, Natamam, Yarım

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü