kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: File, Örgü, Şebeke, Tor, Tuzak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Irgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak

İlahe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umay, Tanrıça

Abırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Hayasız, Utanmaz

Sanıvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak

Erk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktidar, Kudret, Kuvvet, Nüfuz

Önceki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık

Yararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu

Sürveyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen

Gamze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık

İdadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lise

Çalkanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak

Hadden Artık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı

Tolga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miğfer

Levber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapa

Sinirlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak

Konukevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Misafirhane

Printer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yazıcı

İstifçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcı

İhtimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki

İaşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Boğaz, Beslem

İşletmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör

Muallime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen (Bayan), Bilimci

Kamera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak

Budak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal

Sataşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak

Jeotermal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl

İddiasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı

Nezle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Tumağı, Dumağı, Çaputlama, Anjin, Duma

Çıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halat Ucu

Uzun Dişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı, Tamahkâr

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü