Açıölçer kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Açıölçer kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İletki, Gönyemetre

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Senet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika

Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz

Lüpçü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı

Kurtulmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fidye, Fidyeinecat

İpsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Serseri

Konsonant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz

Bir Tomar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazla

Savuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Geçiştirmek, Savmak, Atlatmak

Varoluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet

Hidroloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Subilim

Cırmalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak

Hava Tebdili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava Değişimi

Çoktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Uzun Zamandır

Hile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Al, Dek, Dolap, Dolma, Dümen, Düzen, Entrika, Fesat, Fırıldak, Foya, Kapan, Külah, Mekir, Nakış, Olta, Oyun, Şaibe, Tertip, Desise, Aldaç

Kefenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekfin Etmek

Teori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuram, Nazariye

Çevrinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavaf Etmek

İfliç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felç

Katlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak

Hüner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ustalık, Marifet, Beceriklilik, Uzluk

Haleldar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozulmuş

Gürültü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hengâme, Patırtı, Şamata

Aranmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek

Vezin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Tartı

Muallim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Okutman, Öğretmen

Yaygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş

Münferit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına

Sergerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Elebaşı

Eyvallah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız

Dirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceriklilik, Seziş, İktidar, Kabiliyet, Zekâ

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü