Ayıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ayıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Zırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak

Sıçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fare

Kermen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisar, Kale

Mes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakır

Rende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç

Madara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü

Aşiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa

Dökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak

Kalbi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten, Gönülden

İşlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kıvrak

Bröve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şehadetname

Papuççu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı

Kabul Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak

Ad Çekme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kura

Cefa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek

Yağma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talan, Çapul, Garet, Soygun, Soygunculuk

Asalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parazit, Tufeyli, Abacı, Ekti, Otlakçı

Prova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Sınama, Yoklama, Pruva

Tabela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Levha, Çizelge

Üzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, İncitmek, Sıkmak, Yormak

Mebde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Başlangıç, İlke, Kaynak, Kök

Bozulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh

Bilgisizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet

Nizami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Kurallı

Kömüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız

Öğe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unsur

Metot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usul, Yol, Yöntem

Abadanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar, Kent, Mesken, Şehir, Şenlik

Yaratık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahluk, Canlı

Şive kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü