Asıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Asıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mahdutlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahdit

Eritme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal

Binnetice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet

Icığı Cıcığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi

Haberli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıklı, Agâh, Haberdar

Ahzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak

Rüzgar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad

Rikkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Kibar, Nazik

Çelimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü

Zilli Bebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçı

Ayrımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı

Gıdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici

Anaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kart, Kurnaz

Sürsalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstüne Yürümek, Hücum Etmek

Mırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu

Gevrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu

Zecren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak

Pişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat

Çımkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek

Gebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı

Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek

Kuzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız

Mudi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatırımcı

Meşveret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışmak

Böhtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat

Veya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veyahut, Ya, Yahut

Komedyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürmen

Aksetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Ulaşmak, Vurmak, Yansımak

Hırs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık

Numune kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü