Aranje kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Aranje kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düzenleme

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Etraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar

Stabilizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleme, İstikrar

Yetinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare, İktifa, Kanaat

Kronoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürevbilim

Ezcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak

Ender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Pek Az, Pek Seyrek

Billur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Kristal, Kesme Cam, Koç Yumurtası

Ehven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz, Yeğ, Hesaplı, Daha Az Kötü, Zararsız

Göz Tutsağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Hapsi

Felek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Baht, Dünya, Gök, Gökyüzü, Sema, Şans, Talih, Acun

Merkezcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik

Savrulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak

Güzelhatunçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nergis Zambağı

Selametlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak

Paralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak

Mesabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe

Mimar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örekçi

Sanatkârca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkârane

Maşeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal

Tıraş Bıçağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jilet

Hamiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Not, Ek Cümle, Eklenti

Pozitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artı Yük, Artı, Olumlu, Tanıtlanmış, Tanıtlı

Akse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriz

Vitrin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen

Çatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Erişmek, Hücum Etmek, Karşılaşmak, Rastlamak, Ulaşmak, Vasıl Olmak

Asıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs

Ölmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Gitmek, Göçmek, Solmak, Yürümek

Sardalya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı

Resimyazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiyeroglif

Yayımlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Çap Etmek, Çıkarmak, Neşretmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü