Anlatı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Anlatı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öyküleme, Üslup, Hikâye

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Şirk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeriklik

Badi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ördek

Transfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Kotarım, Geçiş, Geçit, Geçme, Taşıma, Götürme, Geçirme, Alma

Gerilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon

Söz Başı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz

Zanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık, Şüpheli

Birim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünite, Vahit

Cins kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Çeşit, Garip, Kabil, Kök, Nev, Soy, Tuhaf, Tür, Zümre

Utarit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkür, Arzıtilek

Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak

Fesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma

Korkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek

Gürbüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam

Muhteşem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Görkemli, Gösterişli, Büyük Ve Göz Alıcı

Boysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bodur, Bacaksız, Bastıbacak

Etkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Canlı, Dokunaklı, Güçlü, Keskin, Kuvvetli, Müessir, Tesirli, Yanık, Yüksek

Elkızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Gelin, Kadın

Zorlamasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Kolay

Küçücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık

Çıngırdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak

Ede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader

İtidalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı

Ötürük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İshal

Gözetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü

Kemik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap, Sümük

Yüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek

Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek

Fiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz

Kabul Töreni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon

Karmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çengel, Kanca, Karıştırmak, Olta

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü