İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Müzminleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenleşmek, Kronikleşmek
Aktarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
Nişan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavuk, Alamet, Belirti, Çentik, Dağ, Gösterge, İşaret, İz, Rozet, İm, Belgi, Yavukluluk
Onarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamirat, Tamir, Restore Etme
Kırmağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veba
Özet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
Kısaboy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Arıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek
Deprem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
Gidiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
Uğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak
Hariç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış, Dışarı, Müstesna, Dahil Değil
Üs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
Ekstra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli, Olağandışı, İyi, Vasıflı, En İyi, Fazladan
Koçaklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaş
Akaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Dren, Ark
Yük Odası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük
Hürmetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş
Sehpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
Müntehip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen
Ayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
Buğulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaşlı
Zühre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Venüs
Solgunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak
Pir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İyice, İhtiyar, Koca, Adamakıllı,
Cahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
Köken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin
Atışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak, Münakaşa Etmek
Otomatikmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.