Alımlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Alımlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekici, Güzel, Cazibeli

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Hedef, Maksat, Meram, Murat, Uğur, Yol, Ergi

Küstah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyesiz, Saygısız

Meşhur Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek

Stil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, Biçem, Tarz

Varsıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı

Evre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz

Cemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep

Zırh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savut, Koruyucu, Koruyan, Müdafi Demirağ

Yahşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Güzel

Kademli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlu

Bilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek, Anlamak, Çakmak, Hatırlamak, İnanmak, Paykamak, Sanmak, Saymak, Tanımak

Tablo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keste, Levha, Manzara, Resim, Genel Görünüm, Görü, Çizelge, Cetvel

Müfredat Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı

Şamatacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı

Miktar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doz, Nicelik, Ölçü, Rakam, Oran

Sayrımsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek

Çaçaron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Çenesi Düşük, Boşboğaz

Velvele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı

Nokta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Konu, Yuv, Çekit, Bekçi, Benek, Derece, Gözcü, Nöbetçi, Puan, Radde, Sınır, Yer, Durak

Müzakere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma

Yemekhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşevi

Mühürcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı

Parıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Işıldamak, Parlamak, Yanmak, Yükselmek

Satır Arası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma

Düzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma

Esasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas

Beleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz

Adalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türe, Doğruluk, Hak

Esans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh

Hakiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçeksel, Sahici

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü