Aksama kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Aksama kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arıza

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Fazlalaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalma

Yoldaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost, Eş, Yaren

Meslek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti

Benimsenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak

Düzenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen Vermek

Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz

İllüzyonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağcı

Emrihak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm

Ufalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak

Başşehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht

Anmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek

Yitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp

Kullanılmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Varış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Seziş, İrfan; Finiş

Hekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge

Muhtarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöre Başkanlığı

Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar

Hoşgörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül, Müsamaha, Tolerans, Dözüm

İtidalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı

Ondüle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık, Kıvrık, Dalgalı, Kıvrılmış (Saç)

Devam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürek, Ek, Parça, Sürme, Sürüp, Gitme, Cesilmeme, Bitmeme, Sürekli

Yöresel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal

Segmantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesimleme

Hüccet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek

İstimzaç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak

Saklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza

Alık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem

Bol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul

Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça

Gövde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beden, Cisim, Esas, Vücut

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü