Şans kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şans kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Boylu Boslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı

Dümbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek

Muhtel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk

Ötekisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri

Tetkik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme

Yorumlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak

Yamaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın

Yolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak

İfşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme

Vınlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vıyıldamak

İndirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kapamak, Kırmak

Kudurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek

Kadife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhmel

Dispanser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi

Madik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile

Aşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçkin, Üstün, Çok, Fazla

Bastık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pestil

Fevri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Hırslı, Tepinçli

Acilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen

Parke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı

Kriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım

Binaenaleyh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine

Cebelleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak, Çekişmek, Tartışmak, Münakaşa Etmek

Derhatır Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak

İntisap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Girmek

Allahsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Vicdansız

Varak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaprak, Varaka

Göze Girme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş

Sekte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durma, Durgu, Bozukluk, Duruş, Felç, Ket, Kesintiye Uğrama, Kesilme

Şıltak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü