İskân kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İskân kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yurtlanma, Yerleşme, Yerleştirme

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye

Şükretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamdetmek

Çepine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama

Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda

Ürkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak

Yalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki

Ekşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz

Hoparlör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesucaltan

Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır

Feodalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik Sistemi

Bidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık

Sakar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Sarsak, Nakolay

Oda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz

Türap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toprak, Toz

Isınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek

Yumuşaklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak

Öze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassa, Özgü

Ahdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek

Akçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit

Temkinsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız

Tırtıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak

Eğilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelme, Heves, Meyil, Nabız, Temayül

Gırla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alabildiğine, Pek Çok

Fırıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile

Püsür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpazan, Tembel

Kovan Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Oğul Otu

Muhtıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anımsatma, Uyarma, Uyarı Yazısı, Andıç

Derli Toplu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selikalı

Cavlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Teşvik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteklendirme, Özendirme, Ayartma, Kışkırtma

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü