Çukurlaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Çukurlaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çökmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Uzatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek

Kimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik Belgesi, Tanıtma Kartı, Çehre, Etiket, Hüviyet, Şahsi Vesika, Üzeri

Aliyyülâlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel

Sulhperver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barışçıl, Barışsever

Tüberküloz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem

Meyletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek

İrdeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa

Manasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Boş, Yararsız, Yersiz

Tahsilât kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama

İka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Yapmak

Vefat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Periyot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Devir, Dönem, Aralık

Ümran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık

Koşulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihak

Enikonu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça

Üstüvane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvak, Silindir

Ebekuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım, Eleğimsağma

Bılkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Erimek, Yumuşamak

Gözbağcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllüzyonist

Çiftçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziraat

Kader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Mukadderat, Yazgı, Talih, Devran, Kısmet, Tecelli

Örfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törel

Taşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmak, Kükremek

Güçlükle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Zor

Nahif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Zayıf

Delege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende

Kabız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peklik, Makbuz, Kavrama, Tutma

Bitek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit

Nobranca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kırıcı, Sert

Çıkartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sökmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü