Uluğ:Saygın, Büyük, Ulu, Yüce
Ulusal:Milli, milletle ilgili, millete özgü.
Ulyâ:Çok yüce, en yüce.
Umre:Hac mevsimi dışında Kâbe'yi ve Mekke'nin öbür kutsal yerlerini ziyaret etme.
Uydu:1. Bir gezegenin çekiminde bulunarak onun çevresinde dolanan daha küçük gezegen, peyk.
2. Türlü a
Uyuyakalmak:Uyanık dururken istemeden uykuya dalmak.
"Geçen dönem uyuyakaldığım için sınav girememiştim."
"Kıs
Uzuv:1- Organ.
2- Üye.
Ücra:Çok uçta, kenarda veya kıyıda köşede olan.
"Ücra bir köyde üç yıl kadar öğretmenlik yaptım."
"Bahs
Üçüncü Dünya Ülkeleri:Hemen hepsi eski sömürgeler olan, ulusal bağımsızlıklarını kazanmış veya bu uğurda mücadele veren As
Üretim:Belirli faaliyet ve işlemler sonucu yeni bir mal veya hizmet meydana getirme, istihsal, tüketim karş
Vahiy:Bir buyruk veya düşüncenin Allah tarafından peygamberlere bildirilmesi.
Varsıl:Maddi gücü iyi, parası ve malı çok olan, zengin.
"Varsıl komşusu sık sık kendisine destek olurdu."
Vejetaryen:Hayvansal ürünleri(et, balık vs.) yememek.
Velhasıl:Kısacası, özet olarak.
"Velhasıl biz de düğüne gelemiyoruz."
"Konuşmayı uzatmanın anlamı yok, velh
Yakamoz:Denizde balıkların veya küreklerin kımıldayışıyla oluşa ışıltı. Biyolojik ışık üretme özelliğine sah
Yakınmak:Hoşnutsuzluk bildirmek, sızlanmak, sızlanarak anlatmak, şikâyet etmek.
"Her geldiğinde hastalığında
Yakınmak:Kına, yakı vb.ni vücudun bir yerine sürmek, uygulamak, koymak.
"Bu bayram ben de kına yakınmak isti
Yalıtım:Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için, iletkeni kauçuk, lâstik, porselen vb. ile kaplama
Yargan:Eski Türklerde basit suçlara bakan yargıçlara verilen ad. Daha sonra zabıta memurluğuna dönüş
Yargıç:Millet adına, yargı yetkisini kullanarak yasaya aykırı davranışlarda veya uyuşulmayan işlerde yasayı
Yaşam Kalitesi:Yaşam kalitesi, kişinin içinde yaşadığı çevrede kendi sağlığını kişisel olarak algılayışını tanımlam
Yavuz:1. Güçlü, çetin.
"Senin gibi yavuz bir oğlum olsun isterim."
2. İyi, gürbüz, güzel.
"Bu at çok
Yekinmek:Davranmak, olduğu yerden fırlamak, ayağa kalkmak, kalkmak için hareket etmek, kımıldamak.
Yemame:Arabistan'da tahıl yetiştirmesi ile ünlü bir yer adı.
Yemiş:Türkçe karşılığı incirdir.
Yemişlik:1. Yemiş veren ağaçları olan bahçe.
2. Yemiş konulan, saklanan yer.
3. Yemiş tabağı.
4. h
Yesrib:Hz. Peygamber (sav)'in Medine'ye hicret etmeden önce Medine'ye verilen isim.
Yılgın:1. Yılmış, korkmuş olan.
2. Bıkmış, usanmış.
3. Morali bozulmuş, çökmüş.
Yoğunluk:Bir cismin birim hacminin kütlesi, öz kütle.
Yönseme:Belli bir amaca veya sonuca yönelen, faaliyete dönüşmeyen etki gücü, temayül.
Genel Türkçe Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 374