1. Amaç olarak benimsemek.
2. Hedef almak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
ahu kelimesinin mecaz anlamı İnce, güzel ve zarif kadın.
kritik kelimesinin mecaz anlamı Nazik.
halita kelimesinin mecaz anlamı Birden çok ögeden oluşmuş karmaşık bir bütün.
tecen kelimesinin mecaz anlamı Azgın hayvan.
kapı kelimesinin mecaz anlamı 1. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân. 2. Gidere yol açan gereksinim. 3. Ev gezmesi için gidilen yer.
mit kelimesinin mecaz anlamı Masalımsı, gerçek olmayan şey.
bahar kelimesinin mecaz anlamı 1. Gençlik dönemi. 2. Yeşillik, yenilebilen otlar. 3. Bir şeyin, bir işin başlangıcı.
yolcu kelimesinin mecaz anlamı 1. Doğması beklenen çocuk. 2. İyileşmesi umutsuz hasta. 3. İşten çıkarılması beklenen kimse.
hulûs kelimesinin mecaz anlamı Yaranma, dalkavukluk.
atıcı kelimesinin mecaz anlamı Gerçek olmayan şeyleri gerçekmiş gibi anlatan, uyduran kişi, uydurukçu, yalancı.
şablon kelimesinin mecaz anlamı Çok kez tekrarlandığından kanıksanmış basmakalıp örnek.
sıcak kelimesinin mecaz anlamı Dostça olan, sevgi dolu.
kuvvet kelimesinin mecaz anlamı Güç.
tutulmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birine tutkun olmak, sevmek. 2. Bir işe ya da birine canı sıkılır olmak.
öz kelimesinin mecaz anlamı Can alıcı nokta, ana öge.
çelteşik kelimesinin mecaz anlamı Üstü kapalı söz, kinayeli.
vurgun kelimesinin mecaz anlamı Birine veya bir şeye vurulmuş, bağlanmış, sevmiş olan, sevdalı, âşık, meftun.
dinamitlemek kelimesinin mecaz anlamı Bir girişimi, bir kuruluşu engelleyici, yıkıcı davranışta bulunmak.
kader kelimesinin mecaz anlamı Genellikle kaçınılmaz kötü talih.
boyunduruk kelimesinin mecaz anlamı Zulüm ve zorbalık baskısı, esaret.
vadesi dolmak kelimesinin mecaz anlamı Ömrü sona ermek, eceli gelmek.
alınmak kelimesinin mecaz anlamı Eleştirel ya da benzeri bir sözün veya kendince olağan olmayan bir davranışın kendisine karşı olduğunu sanarak bunu kırgınlıkla göstermek.
yakınlaşmak kelimesinin mecaz anlamı Aralarında sıkı ilişki doğmak.
tatsız kelimesinin mecaz anlamı Hoşa gitmeyen, can sıkan.
zalim kelimesinin mecaz anlamı Acımasız, kıyıcı.
pençe kelimesinin mecaz anlamı Aman vermeyen, acımasız, zorlu ve büyük güç.
çökmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Sarsılıp dinçliğini yitirmek. 2. Son bulmak, yıkılıp dağılmak. 3. Yoğun bir biçimde duymak.
safsata kelimesinin mecaz anlamı Boş ve asılsız söz, saçma sapan söz.
içlenmek kelimesinin mecaz anlamı Kimseye belli etmeden bir şeyi kendine dert etmek, duygulanmak.
organ kelimesinin mecaz anlamı Bir görevi yerine getirmekle yükümlü kuruluş ya da o kuruluşun bölümlerinden biri.