misyoner kelimesinin mecaz anlamı

misyoner kelimesinin mecaz anlamı:
Kendini herhangi bir düşünceyi, bir ülküyü yaymaya adayan kimse.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

sandalye kelimesinin mecaz anlamı Makam, koltuk, mevki.

sigortalı kelimesinin mecaz anlamı Güvence altına alınmış.

hulûs kelimesinin mecaz anlamı Yaranma, dalkavukluk.

istifçi kelimesinin mecaz anlamı İstifçilik yapan.

azıtmak kelimesinin mecaz anlamı Çığırından çıkmak veya çıkarmak, ölçüyü kaçırmak.

fethetmek kelimesinin mecaz anlamı Herkesin takdirini, övgüsünü kazanıp kendine hayran bırakmak.

haşarat kelimesinin mecaz anlamı Değersiz ve zararlı kimseler.

tabiat kelimesinin mecaz anlamı Huy.

esnetmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Usanç vermek. 2. Katılığını gidermek.

endaze kelimesinin mecaz anlamı Ölçü.

bilgiç kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.

ılıkmak kelimesinin mecaz anlamı Birine ısınmak.

temizlemek kelimesinin mecaz anlamı Tüketmek, bitirmek, silip süpürmek.

ağır aksak kelimesinin mecaz anlamı Kesintili, düzensiz.

tirendaz kelimesinin mecaz anlamı 1. Becerikli, elinden iş gelir. 2. Temiz ve zarif giyinmiş.

teşvik etmek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseyi kötü bir iş yapması için kandırmak, kışkırtmak.

bozulmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeye kızmak, içerlemek. 2. Sağlığını yitirip zayıflamak.

lavabo kelimesinin mecaz anlamı Lokanta, gar vb. yerlerde bu düzenin bulunduğu yer.

çelikleşmek kelimesinin mecaz anlamı Çelik gibi sağlam olmak.

boğazlamak kelimesinin mecaz anlamı Gaddarca, kan dökerek öldürmek.

bölmek kelimesinin mecaz anlamı Birliğin bozulmasına yol açmak, parçalamak.

yörüksek kelimesinin mecaz anlamı 1. Üstün aşamalı. 2. Erdemli. 3. Güçlü, yeğin.

kıymak kelimesinin mecaz anlamı 1. Acımadan vermek, esirgememek, feda etmek. 2. Acımayıp öldürmek. 3. Acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek.

çiğleşmek kelimesinin mecaz anlamı Kaba davranışlarda bulunmak.

çekememek kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanamamak. 2. Kıskanarak hoş görmemek.

şaklaban kelimesinin mecaz anlamı Dalkavuk.

bulamaç kelimesinin mecaz anlamı Karışık, oradan buradan toplanmış.

çöplemek kelimesinin mecaz anlamı Açıktan kendine ufak tefek çıkarlar sağlamak.

ahtapot kelimesinin mecaz anlamı 1. Çıkarcı, asalak. 2. Sırnaşık, yapışkan (kişi).

kumkuma kelimesinin mecaz anlamı Kötü, olumsuz bir özelliği kendinde fazlasıyla toplayan kimse, olay, olgu veya yer.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü