köle kelimesinin mecaz anlamı

köle kelimesinin mecaz anlamı:
Herhangi bir şeye aşırı derecede bağlı olan kimse.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

falso kelimesinin mecaz anlamı Yanlış veya yapılmaması gereken bir davranış.

bakmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Beslemek, geçindirmek. 2. Gözetlemek, ilgilenmek. 3. Anlamak, farkına varmak.

kaldırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanmak, tahammül etmek. 2. Uygun gelmek, yakışmak.

damgalamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir kimseye gerçeğe dayanmadan herhangi bir özellik veya nitelik yüklemek. 2. Birine yüz kızartıcı bir suç yüklemek.

çolpa kelimesinin mecaz anlamı Acemi, beceriksiz, eli işe yakışmayan.

hücre kelimesinin mecaz anlamı Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk.

atlas kelimesinin mecaz anlamı Atlas gibi parlak ve pürüzsüz.

ayar kelimesinin mecaz anlamı Değer, derece.

barınmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Çevresiyle uyumlu, dirlik içinde yaşamak. 2. Soyut kavram bir yerde etkili olmak, gelişecek ortamı bulmak.

yük kelimesinin mecaz anlamı 1. Birinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır görev. 2. Tedirginlik veren şey, engel.

tilki kelimesinin mecaz anlamı Pek kurnaz.

suni kelimesinin mecaz anlamı Yapmacık, eğreti.

göbek kelimesinin mecaz anlamı 1. Yağ bağlamış şişman karın. 2. Bazı sebze ve meyvelerin orta kısmı. 3. Atalar ve torunlar zincirinde kuşak, nesil, batın.

bitmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok sevmek, bayılmak, beğenmek. 2. Çabucak, aniden bir yerde bulunmak.

hayati kelimesinin mecaz anlamı Büyük önem taşıyan, önemli.

kurutmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Cılız duruma getirmek, zayıflatmak 2. Yiyecek ve içecekleri yiyip bitirmek. 3. Uğursuzluk getirmek, yok etmek.

yol kelimesinin mecaz anlamı Araç, çare.

şiddet kelimesinin mecaz anlamı 1. Kaba güç. 2. Duygu veya davranışta aşırılık.

övütmek kelimesinin mecaz anlamı Yemeği sindirmek.

altın topu kelimesinin mecaz anlamı Güzel ve tombul olan kucak çocukları için bir benzetme sözü olarak kullanılır.

serinlemek kelimesinin mecaz anlamı Biraz avunarak sıkıntısı dağılmak, rahatlamak.

saydam kelimesinin mecaz anlamı Açık seçik, belirgin.

boyunduruk kelimesinin mecaz anlamı Zulüm ve zorbalık baskısı, esaret.

bülbül gibi şakımak kelimesinin mecaz anlamı İtiraf etmek.

paçavra kelimesinin mecaz anlamı Değersiz ve iğrenç şey, paçavra gibi değersiz kimse ya da şeyleri nitelerken kullanılır.

çamur kelimesinin mecaz anlamı Sataşkan, çevresine tedirginlik veren, sulu.

kara elmas kelimesinin mecaz anlamı Maden kömürü.

çemkirmek kelimesinin mecaz anlamı Karşı gelmek, sert cevap vermek.

bulaşkan kelimesinin mecaz anlamı Sataşma, kavga etme alışkanlığı olan.

sayvan kelimesinin mecaz anlamı Kulak kepçesi.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü