kibritçi kelimesinin mecaz anlamı

kibritçi kelimesinin mecaz anlamı:
Tutumluluğu pintilik derecesine çıkaran.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

Mevla kelimesinin mecaz anlamı Tanrı

ağırlaşmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Ağırbaşlı olmak. 2. Güçleşmek, zorlaşmak. 3. Hasta tehlikeli duruma gelmek, fenalaşmak.

dağıtmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir topluluğun varlığına son vermek, feshetmek. 2. Kurulu bir düzeni bozmak. 3. Etkisini, gücünü azaltmak, gidermek.

dama taşı kelimesinin mecaz anlamı Sık sık bir yerden başka bir yere giden veya atanan kimse.

antika kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendine özgü, her zaman rastlanamayacak kadar şaşırtıcı, olağana aykırı; acayip, garip, tuhaf. 2. Artık modası geçmiş olan, oldukça eski.

keklik kelimesinin mecaz anlamı 1. Alımlı, güzel kadın. 2. Uyanık olmayan, saf.

açmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sıkılganlığını, utangaçlığını gidermek. 2. Geçit sağlamak.

yaratmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Zekâ, düşünce ve hayal gücünden yararlanarak o zamana kadar görülmeyen yeni bir şey ortaya koymak, yapmak. 2. Bir şeyin olmasına, ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak.

dilenci kelimesinin mecaz anlamı Israrla ve arsızca bir şeyi isteyen kimse.

vadi kelimesinin mecaz anlamı Çalışma alanı, tutulan yol, benimsenen tarz.

bit yeniği kelimesinin mecaz anlamı Bir işin gizli kalmış kötü ve aksak tarafı, kuşkulu bir nokta.

fıkırdamak kelimesinin mecaz anlamı Aşırı cilvelenmek veya kesik kesik gülmek.

pergellemek kelimesinin mecaz anlamı Tasarlamak.

kimya kelimesinin mecaz anlamı Yüksek özellikler taşıyan çok değerli.

gözbağı kelimesinin mecaz anlamı Aklı ve duyguları yanıltan neden.

bağlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Gönlünü kazanmak 2. Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak. 3. Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak.

incitmek kelimesinin mecaz anlamı Kötü söz veya davranışla birini kırmak, üzmek.

iksir kelimesinin mecaz anlamı Aşk ilham eden büyülü içki. İç ferahlatıcı ilaç veya içki.

illetli kelimesinin mecaz anlamı İkide bir aksaklık gösteren.

kale kelimesinin mecaz anlamı Genellikle bir düşüncenin savunulduğu, sürdürüldüğü yer.

sarıklı kelimesinin mecaz anlamı Müslüman din adamı.

kalıt kelimesinin mecaz anlamı 1. Kalıtım yoluyla geçmiş olan şey. 2. Görenekler yoluyla yerleşmiş olan tutum veya davranış biçimi.

dayanak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir iddiayı güçlendirmeye yarayan tanıt. 2. Güç verici, yardımcı, destek.

çürük kelimesinin mecaz anlamı Sağlam bir temele veya kanıtlara dayanmayan.

palazlanmak kelimesinin mecaz anlamı Paralanmak, varlığı artmak.

çürümek kelimesinin mecaz anlamı 1. (İnsan) Yıpranmak, çökmek. 2. Bir düşünce temelsiz ve kanıtsız kalmak.

kör kelimesinin mecaz anlamı 1. Arkası tıkalı olan veya işlek olmayan. 2. Olguları sezme ve kavrama yetisi, dikkati olmayan. 3. Duyarlığını yitirmiş.

batırmak kelimesinin mecaz anlamı Mahvetmek.

göbek bağı kelimesinin mecaz anlamı Yakın ilişki.

şopar kelimesinin mecaz anlamı Şımarık, küstah, yaramaz.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü