farmason kelimesinin mecaz anlamı

farmason kelimesinin mecaz anlamı:
Dinsiz, imansız.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

küskütük kelimesinin mecaz anlamı Pek sarhoş.

kapılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birine güvenip boş bulunarak aldanmak. 2. Bir kimseye tutulmak, bağlanmak, aşırı sevgi duymak. 3. Bir şeyin veya kimsenin güçlü etkisinde kalmak.

azizlik kelimesinin mecaz anlamı Muziplik.

kukla kelimesinin mecaz anlamı Kendi irade ve kararıyla hareket etmeyip başkasının elinde alet olan kimse.

gütmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir düşünceyi bir duyguyu veya bir ilkeyi gerçekleştirmeye çalışmak. Kin gütmek. 2. Bir kimseyi, bir topluluğu kendi düşünce ve amacı doğrultusunda yönetmek, sevk ve idare etmek sürmek.

kazık kelimesinin mecaz anlamı Alışverişte aldatılma.

açı kelimesinin mecaz anlamı Bakış, görüş, anlayış biçimi.

vurgun kelimesinin mecaz anlamı Birine veya bir şeye vurulmuş, bağlanmış, sevmiş olan, sevdalı, âşık, meftun.

çaktırmadan kelimesinin mecaz anlamı Belli etmeden, sezdirmeden.

sarmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sözle saldırmak, tedirgin etmek. 2. Hoşuna gitmek, zevkini okşamak.

deşmek kelimesinin mecaz anlamı Bir sorunun üzerinde yeniden durmak, hatırlatmak, kurcalamak.

köken kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin geçmişe doğru dayandığı temel biçim, neden veya yer.

sendelemek kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir olay karşısında sarsılıp ne yapacağını şaşırmak.

kekremsilik kelimesinin mecaz anlamı Asık suratlı olma, yüzü gülmeme.

keçeleşmek kelimesinin mecaz anlamı Vücudun bir yeri uyuşup varlığı duyulmaz olmak.

üvey evlat kelimesinin mecaz anlamı Kötü davranılan kimse.

müthiş kelimesinin mecaz anlamı Aşırı, şaşılacak.

titremek kelimesinin mecaz anlamı Birinden ya da bir şeyden korkmak.

cımbızlamak kelimesinin mecaz anlamı Kendi çıkarına uygun düşen noktaları asıl konu içinden özellikle ayırıp ön plana çıkarmak.

çekişmek kelimesinin mecaz anlamı Hafif düzen kavga etmek.

sarsılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Güçsüz durumda kalmak. 2. Beklenmedik bir olaydan çok etkilenmek.

sıkmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Basınç altında üzmek. 2. Sıkıntı vermek.

yaldızlamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işin üstünkörü yapıldığını gizlemek için onu değersiz süslerle süslemek.

ters kelimesinin mecaz anlamı 1. Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz. 2. Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert. 3. Bir şeyin aksi, karşıtı.

körfez kelimesinin mecaz anlamı Kuytu, işlek olmayan.

horozlanmak kelimesinin mecaz anlamı Kabadayılık göstermek.

yokuş aşağı kelimesinin mecaz anlamı Başarısızlığa doğru.

bilgiç kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.

kalp kelimesinin mecaz anlamı 1. Sevgi, gönül. 2. Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri. 3. Duygu, his.

kereste kelimesinin mecaz anlamı Kaba saba kimse.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü