1. Anlayışlı, iyi huylu erkek.
2. Silah kaçakçılığı, kara para aklama ve uyuşturucu madde ticareti vb. kirli ve gizli işler yapan çetenin başı.
3. Koruyucu, babalık duyguları ile dolu kimse.
4. Ata.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
ayağına çelme takmak kelimesinin mecaz anlamı Birinin işinde yükselmesine engel olmak.
çekişmek kelimesinin mecaz anlamı Hafif düzen kavga etmek.
it kelimesinin mecaz anlamı Değersiz ve aşağılık adam.
çatlatmak kelimesinin mecaz anlamı Aklını kaçırmak.
oyunbaz: kelimesinin mecaz anlamı Düzenci, hileci.
gerdan kırmak kelimesinin mecaz anlamı Boynu, başı geriye oynatarak büyüklük taslar bir durum almak.
övütmek kelimesinin mecaz anlamı Yemeği sindirmek.
kutup kelimesinin mecaz anlamı 1. Birbiriyle karşıt olan şeylerden her biri. 2. Bir konuda yüksek bilgisi ve yetkisi olan kimse.
kel kelimesinin mecaz anlamı 1. (Doğa ve eşya hakkında) Çıplak. 2. Gelişmemiş, cılız. 3. İçinde az eşya bulunan.
süprüntü kelimesinin mecaz anlamı Bayağı ve aşağılık şey ya da kimse.
kök kelimesinin mecaz anlamı 1. Dip, temel, esas. 2. Kaynak, köken.
bilgiç kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.
sirayet etmek kelimesinin mecaz anlamı Yayılmak, dağılmak.
sapmak kelimesinin mecaz anlamı Doğruluktan ayrılıp kötü ya da yanlış yola düşmek.
göçmek kelimesinin mecaz anlamı İrtihal etmek, ölmek.
aktör kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir olayda etkisi veya katkısı olan kimse.
karambol kelimesinin mecaz anlamı Çarpışma, birbirine çarpma, karışıklık.
deniz kelimesinin mecaz anlamı 1. Geniş alan. 2. Çokluk, yoğunluk.
yuvarlamak kelimesinin mecaz anlamı İstekle ve çabucak yemek ya da içmek.
dinamik kelimesinin mecaz anlamı Canlı, etkin, hareketli.
iflas etmek kelimesinin mecaz anlamı Düşünce, iddia, tez, kimse vb. yenilgiye uğramak, değeri düşmek.
ruh kelimesinin mecaz anlamı Canlılık, duygu.
köprü kelimesinin mecaz anlamı İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey.
avcı kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyi büyük bir özenle izleyerek iyisini bulup ortaya çıkaran ve tanıtan kişi.
demir kelimesinin mecaz anlamı Güçlü, kuvvetli, sert.
helak kelimesinin mecaz anlamı Bitkin bir duruma gelme veya getirme.
küçültmek kelimesinin mecaz anlamı Değerini ve onurunu azaltmak.
bülbül gibi şakımak kelimesinin mecaz anlamı İtiraf etmek.
zırıltı kelimesinin mecaz anlamı Anlaşmazlıktan çıkan kavga, geçimsizlik.
ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.