1. Kötü bir durumu geçiştirmek, savmak.
2. Görüşmekten, konuşmaktan kaçmak.
3. Savsaklamak.
4. Aldatmak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
öpmek kelimesinin mecaz anlamı Hafifçe dokunmak.
tango kelimesinin mecaz anlamı Aşırı bir biçimde son modaya uyarak giyinmiş (kadın).
sarıklı kelimesinin mecaz anlamı Müslüman din adamı.
dengesi bozulmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Tanınan ve bilinen ölçülerin dışına çıkmak. 2. Tutum ve davranışlarında tutarlılık olmamak. 3. Aralarında ilişki bulunan şeyler arasındaki uyum bozulmak.
göçmek kelimesinin mecaz anlamı İrtihal etmek, ölmek.
alışveriş kelimesinin mecaz anlamı İlişki, ilgi, alaka.
darmadağın olmak kelimesinin mecaz anlamı Kötü bir biçimde dövülmek.
boyut kelimesinin mecaz anlamı Durum, içerik derinlik, genişlik, büyüklük kapsam.
açık kelimesinin mecaz anlamı 1. Suç, kusur. 2. Gizli bir amacı olmayan, içten.
dinozor kelimesinin mecaz anlamı Gelişmelere ayak uyduramamış, çağın gerisinde kalmış veya mevcut durumu korumak isteyen kimse.
aşağı kelimesinin mecaz anlamı 1. Niteliği düşük, kötü. 2. Daha küçük, daha az. 3. Değeri daha az.
istifçilik kelimesinin mecaz anlamı İleride bulunmayacağı veya pahalanacağı düşüncesiyle gereğinden artık mal yığarak piyasada sıkıntıya yol açma suçu.
dağ kelimesinin mecaz anlamı Büyük üzüntü, acı.
kaybetmek kelimesinin mecaz anlamı Ölüm dolayısıyla ayrılmak.
kontak kelimesinin mecaz anlamı Bağlantı, ilgi.
kanamak kelimesinin mecaz anlamı Yeniden etkisini duyurmak, depreşmek.
parça kelimesinin mecaz anlamı Müzik yapıtı.
şiraze kelimesinin mecaz anlamı Düzen, çığır.
kenetlenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konuda aynı tutum ve davranışı göstermek. 2. Birbiriyle dayanışma içine girmek. 3. Sıkıca birbirinin üzerine kapanmak, birbirine geçerek bağlanmak.
çeki kelimesinin mecaz anlamı Üzüntü, sıkıntı.
cadı kelimesinin mecaz anlamı Huysuz, çirkin, ihtiyar kadın.
yatak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin çokça bulunduğu yer.
beşaret kelimesinin mecaz anlamı Çok çirkin ve biçimsiz şey.
küfe kelimesinin mecaz anlamı Kaba et, kıç.
değişmek kelimesinin mecaz anlamı (Olumsuz biçimiyle) Çok değer vermek.
terletmek kelimesinin mecaz anlamı Sıkıntıya düşürmek, fazla yormak.
çarşaflamak kelimesinin mecaz anlamı Kötü duruma düşmek.
hanedan kelimesinin mecaz anlamı Eli açık ve konuksever.
erimek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok zayıflamak. 2. Utancından çok sıkılmak. 3. Yok olmak, bitmek, tükenmek.
akış kelimesinin mecaz anlamı Sürüp gidiş, ilerleyiş.