Eş sesli, sesteş Düş kelimesinin anlamı ve örnek cümleleri:

dotAradığınız eş sesli (sesteş) Düş kelimesinin anlamı ve örnekleri;
1. Rüya. "Sen onu ancak düşlerinde görürsün artık."
2. Belirli bir yükseklikten düşmek. "Bardaklar o heyecanla bir anda elimden düştü."

Eş Sesli (Sesteş) Kelime Örneği Arayın

Yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları farklı olan kelimelere eş sesli (sesteş) kelimeler denir.

Eş sesli (sesteş) kelime: Kazan (dersimiz.com-68170)
1. Başarılı olmak, kazanmak. "Ne istersen alırım, sen yeter ki sınavı kazan."
2. Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap. "Bu kazanlarda ne pişecek?"
3. Buhar makinelerinde, kalorifer tesisatında, suyun kaynatıldığı büyük derin kap. "Bunun kazanında arıza var."

Eş sesli (sesteş) kelime: Bere (dersimiz.com-67604)
1. Bir yere çarpma, incitme veya vurma sonucu vücudun herhangi bir yerinde oluşan çürük. "Parkta oynarken her tarafı yara bere olmuş."
2. Herhangi bir şeyde görülen ezik, çizik. "Bu telefonda bereler var."
3. Yuvarlak, yassı ve sipersiz başlık. "Hava soğuk, bereni takmayı unutma."

Eş sesli (sesteş) kelime: Sel (dersimiz.com-45059)
1. Su taşkını. "Tüm eşyalarımı selde kaybettim."
2. Hareket hâlindeki büyük kalabalık, yığın. "Çok seviliyordu, cenazesinde insan seli vardı."
3. Yoğunluk. "Penceren süzülen ışık seli odayı aydınlatıyordu."

Eş sesli (sesteş) kelime: Açma (dersimiz.com-69563)
1. Açmak işi. "Pencereyi açma." "Çantamı izinsiz açma."
2. Bir tür susamsız, kalınca, yağlı çörek. "Bana da iki açma al." "Gel açma yiyelim."
3. Orman içinde ağaç kesme veya yakma yoluyla tarıma elverişli bir duruma getirilen arazi. "Bu açma yüzünden ceza aldı."

Eş sesli (sesteş) kelime: Kıta (dersimiz.com-15319)
1. Büyük kara parçası. "Antarktika kıtasını hep merak etmişimdir."
2. Dört dizeden oluşan şiir. "On iki kıtalık şiiri ezberlemek kolay olmadı."

Eş sesli (sesteş) kelime: Bir (dersimiz.com-68214)
1. Sayıların ilki. "Saymaya birden başla."
2. Aynı, benzer. "İkinizde bir giyinmişsiniz."
3. Bu sayı kadar olan. "Bana bir hafta tatil yeter." "Benim sadece bir ödevim kaldı."
4. Tek. "Allah birdir."

Eş sesli (sesteş) kelime: Kan (dersimiz.com-15315)
1. Vücudumuzdaki hayati sıvı. "Zavallı boğa, kanlar içinde insanlara saldırıyordu."
2. İnanmak, kanmak. "Şevket, artık bu sözlerinle beni kandıramayacaksın."
3. Soy. "Sen bizim kanımızdan olamazsın."

Eş sesli (sesteş) kelime: Sıra (dersimiz.com-66135)
1. Dershane, meclis vb. yerlerde kullanılan ve oturup yazı yazacak biçimde yapılan mobilya. "Sınıftaki sıraları dışarı çıkarmamızı söylediler."
2. Yan yana, art arda olan şey veya kimselerin tümü, dizi. "Herkes okul bahçesinde sıraya geçsin."
3. Belirli bir düzene ve niteliğe göre dizilme durumu. "Bahçede boy sırasına geçtik."

Eş sesli (sesteş) kelime: Ürkmek (dersimiz.com-67260)
1. Bir şeyden korkup sıçramak. "Ağaçtaki kuşlar silah sesinden ürküp kaçtı."
2. Ağaç meyve vermemek. "Bu yıl elma ağaçları ürkmüş gibi görünüyor."
3. Çekinmek. "Bu çocuk hala bizden ürküyor, biz yabancı değiliz ki."

Eş sesli (sesteş) kelime: Çöz (dersimiz.com-29876)
1. Düğümlü, bağlı veya sarılı bir şeyi açmak. "Şu eşofmanın ipini çözsene."
2. Bir problemi ya da sorunun cevabını bulmak. "Bu matematik problemlerini çözemiyorum."

Eş sesli (sesteş) kelime: Kaz (dersimiz.com-15317)
1. Ördeğe benzeyen bir tür kuş. "Çocukları, sırf kazlara yem atsınlar diye gittik."
2. Toprağı veya yeri eşmek, kazmak. "Çiçeklerin etrafını kaz ki çiçekler daha da canlansın."

Eş sesli (sesteş) kelime: Kuşak (dersimiz.com-15321)
1. Bele bağlanan kemer. "Bu kuşak kaç aydır belimde, belimin ağrısına iyi geldi."
2. Nesil, jenerasyon. "Bizim kuşak hayatın zorluklarını daha iyi bilirdi."

Eş sesli (sesteş) kelime: Yat (dersimiz.com-15307)
1. Donanımlı büyük gemi. "Bu ne zenginliktir abi, yeni bir yat daha almış."
2. Uyumak için yapılan işin adı, yatmak. "Akşam erken saatte yatan, sabah erken kalkar, unutma."

Eş sesli (sesteş) kelime: Ay (dersimiz.com-28489)
1. Yılın on iki bölümünden her biri. "En sevdiğim ay Haziran."
2. Dünya'mızın uydusu olan gök cismi. "Dün gece Ay çok parlaktı."
3. Birdenbire duyulan acı, ağrı, şaşırma, ürkme veya sevinç anlatan bir söz. "Ay! Bu çocuk beni heyecandan öldürecek."

Eş sesli (sesteş) kelime: Ağaç (dersimiz.com-42406)
1. Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. "Bu elma ağacını ben ektim." "Bahçemizdeki ağaçlar yeşillendi."
2. Bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. "Tüm mobilyalar ağaç olsun." "Tezgahı neden ağaç yaptın?"
3. Tahta, kereste. "Bana da biraz ağaç ayarla."

Eş sesli (sesteş) kelime: Var (dersimiz.com-15306)
1. Elde bulunan, var olan. "Bizim evde kalan beş kişi var." "Cebimde sadece 5 TL var."
2. Ulaşmak, varmak. "Sabah olmadan oraya varırız gibime geliyor."
3. Mevcut, evrende veya düşüncede yer alan, yok karşıtı. "Bizim mahallede böyle bir gelenek var."

Eş sesli (sesteş) kelime: Kart (Esra AYDIN-67923)
1. Gençliği ve körpeliği kalmamış. "Bu kart adamla mı evleneceksin?" "Bu biberler kart, bana körpelerinden ver."
2. Kartpostal. "Sana yılbaşında bir kart göndermiştim."
3. Düzgün kesilmiş ince karton parçası. "Bu kartlara isimlerimizi yazacağız."
4. Telefonlara takılan, iletişimi sağlamak için gerekli bilgilerin yüklendiği parçacık. "Telefonumun sim kartını çıkarmışsın."
5. Genellikle parasal işlemlerde çok amaçlı olarak kullanılan manyetik özelliği olan plastik nesne. "Ödemelerin tümünü senin kartınla yaptım"

Eş sesli (sesteş) kelime: Asma (dersimiz.com-15355)
1. Belirli bir tür üzüm veren bitki. "Sapsarı üzümleri koparmak için asmaya uzandı."
2. Asmak işi. "Annesi, yıkanan çamaşırları asmakla meşguldü."

Eş sesli (sesteş) kelime: Ton (dersimiz.com-15304)
1. Dir rengin veya sesin tonu. "Bence saçlarını bir ton daha açık boyatmalısın."
2. 1.000 kg ağırlığın karşılığı. "Bu bahçeden kaç ton mahsul alınır ?"

Eş sesli (sesteş) kelime: En (dersimiz.com-43203)
1. Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik. "Bu dolabın eni biraz uzun oldu." "Bu gömleğin eni biraz kısa kalmış."
2. Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime. "En sevdiğim çiçek güldür." "En çok da senin gülüşünü seviyorum." "En nefret ettiğim kişiyle karşılaştım."
3. Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret. "Tüm koyunlar eksiksiz enlenecek."

Örneklendirilmesini istediğiniz, eş sesli (sesteş) kelimeler-sözcükleri BURADAN ekleyebilirsiniz.

Bu sayfadaki içerikler kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.

Eş Sesli (Sesteş) Kelimeler Sözlüğü