Çekmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Geçirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etmek, Giymek, Görmek, İletmek, Kalmak, Kaydetmek, Nakletmek, Oturmak, Savmak, Takmak, Tespit Etmek, Vurmak, Yapmak, Yazmak
Derebeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
Palavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
Damgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek
Sığırcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirgekuşu
İstila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürünme, Basma, Kaplama, Salgın, Sarma, Ele Geçirme, Yayılma, Bürüme
Gayr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası
Ünlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayfa
Olgunlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
Bağlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
Üremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
Hırslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Tapu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgit
Lök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Battal; Macun, Lökün
Takipçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemci
Çekingen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek, Utangaç, İçine Kapanık, Pasif, Tor, Sıkılgan, Muhteriz
Bohem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Aldırışsız, Tasasız, Derbeder
Ruhsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cansız, Güçsüz, Miskin
Menfez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delik, Ağız, Açma
Düstur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Şiar, Genel Kural, Formül
Zırıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
Çeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
İnhidam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
Ekometri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm
Kurşunlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güllelemek, Vurmak
Züğürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
Şecere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
Müstacel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedi, Acele
Sayfiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazlık, Yazlak
Kıraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
Kafes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.