Zariflik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İncelik, Zarafet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ahize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Kulaklık, Almaç, Destek
Tıraşçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Arttırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlave
Casus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
Parçalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
Sebebiyet Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
Editör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ismarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
Ayaktakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lümpen, Parya
İbadetgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
Yargıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim
Yaslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matemli, Hüzünlü, Acıklı
Tarif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
Mecruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaralı
Emir Subayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaver
Aradan Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
Gariplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
Atlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak, Aldatmak, Ekmek, Paketlemek, Savmak, Savsaklamak, Savuşturmak
Lahzada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Sonbahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Pişek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
Rahim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıyan, Merhamet Eden, Acıma; Balalık, Karın, Uşaklık, Dölyatağı
Merhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre
Yazıklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
Tatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Hissetmek
Epope kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destan
Baliğ Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
Hiddetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
İnsanoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beşer, İnsan
Çetin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.