Eğitim Sitesi

Yasaklamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

red Yasaklamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kadağan Etmek, Menetmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Söz Gelimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi

Karabasan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus

Alışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak, İntibak

Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Feyyaz

Usûli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel

Bröve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şehadetname

Balon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra

Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak

Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

Süngüç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sere

Kimesne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimse

Bertaraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun

Retorik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözbilim, Sözbilimsel, Sözsel

Tarla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toprak

Ezkaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele

Dindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin

Hırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga

Şandellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırtmak

Havaneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havandeste

Kondu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gecekondu

İnfaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürütme, Yerine Getirme, Uygulama

Bağımsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiklal, Özgürlük, Hürriyet

Mit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Efsane

Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)

Gaile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük

Tutanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata

Barışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen

Menus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışık

O An kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken

Algı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alacak, İdrak, Kazanç, Rüşvet, Vergi, Anlama

Vasıfsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksiz

Tabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Olağan, Saf

Lehim Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lehimlemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğünde 18988 Kayıt Bulundu.