Yalnızca kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gerçekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Doğrudan, Fiilen, Hakikat, Hakikaten, Nitekim, Sahi, Sahiden, Yakinen
Kırba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matara
Haykırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nara
Örtüsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık
Uyurgezer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sairfilmenam
Hemasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş
Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
Yolcu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu, Sis, Ağartı
Kıyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar, Mükemmel, Zalim
Tutumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdareli, Eli Sıkı, Hesaplı, Kanaatçil
İçgüdü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyak, Şevki Tabii
Nakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
Resi Bey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
Tahsilât kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
Ruz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün
Çevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
Çaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma
Harami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Haydut, Hırsız, Kuldur, Yolkesen
Danışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat, İstişare, Müzakere, Müşavere, Konuşma
Vasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
Istılahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terimsel
Maktul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürülmüş
Deprenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
Tıngıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıngırdamak
Serbestlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık, Azatlık
Var Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
Natura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
Tablo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keste, Levha, Manzara, Resim, Genel Görünüm, Görü, Çizelge, Cetvel
Müzekker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eril
Oynatım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vizyon
Simge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Rumuz, Sembol, Timsal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.