Yakmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Acıtmak, Bestelemek, Dağlamak, Dökmek, Kavurmak, Mahvetmek, Tutuşturmak, Vurmak, Koymak, Sürmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Araştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
Serpuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
Radyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
Gün Batısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batı
Gezici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyyar, Gezgin
Susturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Gidermek, İlzam Etmek
Islah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Yufkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Noktalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit
Çakılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabit
Aktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu
Birleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşmek, Uyuşmak, Kaynaşmak, Yaklaşmak, Kavuşmak
Hakkaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Adalet, Doğruluk, Nasfet
Şeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Alçakça, Ahlak Dışı, İnsanlık Dışı
Önsezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, İçe Doğma, Hissikablelvuku
Ayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
Tuğyan Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Taşmak
Platin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akaltın
Yaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
Uyarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
Strapless kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askısız
Ünlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak
Geçimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı
Rahmetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merhum
Hız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Güç, Hüküm, Sürat, Şiddet, Takat, Yol
Şataf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Süs
Hazırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
Tapon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Niteliği Düşük
Yetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Babasız, Öksüz
Ölühane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morg
Farazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsayımsal
Depremyazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sismograf
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.