Telef Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ölmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Münkir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı
Sakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiklet, Ak Reçine
Eş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
Yadırgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek, Küllenmek, Alışamamak, Rahatsız Olmak, Ürkmek
Doğrudan Doğruya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta
Şürekâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar
Periyot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süre, Devir, Dönem, Aralık
Kara Yağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Güçlü, Gürbüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sıfır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Yeni
Optimum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Değer
Çekidüzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntizam, Nizam, Düzenlilik, Özen, İtina
İnceltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törpülemek
Soydaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemcins
Ek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İlave, İlişik, Koşma, Şekilci, Ulama
Apansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansız
Tanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazı Tozu
Cümle Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
Kabul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Görme; Katına Alma; Razı Olma
Tevkif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoyma, Tutuklama, Durdurma, Tutma
Muallimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmenlik, Bilimcilik
Tıpatıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tastamam, Birebir, Tıpkı, Ucu Ucuna, Astamam, Aynısı
Denizanası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medüz
Necat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
Yeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek
Direktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici, Yönetmen, Müdür
Üstenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit
Susku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
Mücevherat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
Zir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alt, Aşağı
Tutarsız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
Yetenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabiliyet, Beceri, İstidat, Kapasite, Kudret
Balon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.