Tahkiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öyküleme, Anlatı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şampiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böke
Söve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
Stres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerginlik
Epeyice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epey
Ufak Tefek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
Hayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain
Oşinografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim
Gaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pot, Yersiz Hareket, Yersiz İş, Falso
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Lisan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil, Zeban
Çın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek
Aguş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
Mecmua kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dergi
Sapık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anormal, Meczup
Cebriye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcılık, Kadercilik, Fatalizm
Yelkenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelken
Refah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği
Elektron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çınca
Müstehcen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsizce, Açık Saçık
Cilvelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkırdamak
Kılkapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Vahdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Teklik
Sönük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Zayıf
Katılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Benimsemek, Binmek, Gelmek, Girmek, Karışmak, Kavuşmak, Uğunmak, Üstelemek, İştirak Etmek
Yerginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
Boşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti
Âşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Tutkun, Ozan, Sevdalı, Meşhur, Müptela, Yangın
İstikrarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
Devretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Dolaşmak, Dönmek, Tahvil Vermek
Kesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık
Pohpohlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompliman, Koltuklamak, Övmek
Panorama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörü, Geniş Görünüş, Genel Görünüm
Feyiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Mutluluk, Gürlük, Ongunluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.