Saraka kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alay, İstihza
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fıttırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
Pülverizatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürgeç
Eksik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Noksan, Sakat, Yarım, Yarım Yamalak, Natamam, Yetkinsiz, Kusurlu, Muallel
Rint kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalender
Süsleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezhip
Kızoğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakire
Mangiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kolcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız, Bekçi
Maymun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklitçi
Söylenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet, Söz, Haber
İnsaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı
Fasit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Münzevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terkidünya
Heybetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu
Ufo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçan Teğre
Fon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipyüz, Alt, Görüntü, Kaynak
Örfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törel
Çıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
Öncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
Dere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Küçük Çay, Öz
Erat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erler
Üren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil
Dipfriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
Öykü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hikâye
Hissedilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
Aykırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
Sınama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Eleştiri, Prova, Tecrübe
Jartiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorapbağı
Lafız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Söz
Car kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlan, Zar
Evvelsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelki
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.