Patronaj kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yönetim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yavrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
Alma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, İktibas, Kabız, Transfer
Bukanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Cezaevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dam, Delik, Hapis, Hapishane, Kazamat, Mahpushane
Dumanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
Atıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran
Bevvap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
Şişirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
Ürün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
Nice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
Müellif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Eser Sahibi
Akümülatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akımtoplar, Akü
Optik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görsel, Gözlükçü
Ortaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
Masraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Harç, Sarfiyat, Harcama, Araç Gereç
Fut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Kıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak
Irz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Onur, İffet
Fanatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Aşırı Düşkün, Tutkuyla Bağlı
Havalename kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havale
Abluka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak
Duyurmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
Savlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamle, Atılış
Siper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
Utanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicap, Yüz
Mütemadiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
İttifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
Yeçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözmek
Adsorpsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
Hınzır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Domuz, Gaddar, Haylaz, Yaramaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.