Murakabe Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Denetlemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hicvetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Pejmürde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Dağınık, Perişan, Yırtık, Eski Püskü
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Konuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
İzlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
Mahfazalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
Şişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Utanmak
Fıskiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevvare, Fışkırık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pratikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamada
Bölünen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maksum
Nafile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
Safkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıkan
Karşılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
Ödül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Mükafat, Mükâfat
Çardak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
Başörtüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
Cüzam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
Katlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmer, Yufka
Ateş Parçası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
Virtüöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta Yorumcu
Start kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Çıkım, Başlangıç
Asabilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
Sistematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizgesel, Düzenlice
Zulüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
Malzeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Materyal
Kale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamal, Kermen, Kurgan
Girinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl
Kanış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat, Kanı
Metropol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anakent
Serhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınır Boyu, Hudut, Sınır
Fütuhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fetihler, Zaferler
Neva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.