Minimini kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Küçücük
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
Yansılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit Etmek
Envai Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev
Zenne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
Nesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yazı, Düzyazı
Ekspansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılım
İnan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat
İşlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fonksiyon, Görev, Vazife, İş Görme Yetisi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Maceracı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maceraperest
Leksikografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlükbilim
Sabuklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
Tutulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Kesilmek, Olmak, Sevmek
Serdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
Yanşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Boşboğaz
Düzenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sistem, Plan
Begayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
Boşuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli
Pisboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur
Hazır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek
Lezyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
Açılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Genişlemek, Bollaşmak, Delinmek, Yırtılmak
Şimdiye Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâlâ
Sürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli
Koyuvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak, Salmak
Vukuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular
Fevkalbeşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst İnsan; İnsanüstü
Çıkkınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Şişmek
Yere Devrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
Artakalan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Fazla, Artmış, Ziyade
Telef Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahvetmek
Ulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Ek, İlave, Katkı
Hayalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanrıl, Karaltı, Gölge, Görüntü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.