Merkeziyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Merkezcilik, Özeklik, Merkeziyetçilik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ayakyolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Yüznumara, Aralık
Berbat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
Video kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Videoteyp, Sın
Çalışarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiilen
Dahiyane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
Münazaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa
Etli Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Kalabalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham, Kargaşa, Ordu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tahaşşüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
Geçen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabık
Gereksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
Kâfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
Nazlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazik
Çaktırmadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice, Belli Etmeden, Sezdirmeden
Kesif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam
Yurttaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaş
Yakışmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti
Filolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
Albenili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
Muharrer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılı
Uyurgezer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sairfilmenam
Atış Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balistik
Yollamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Atmak, Çekmek, Çıkarmak, Sunmak
Medyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâhin
Mesele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
Branş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
İp Ucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kelepin Ucu
Tırtıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Girinti
Garplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batılı
Yetkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâmil, Mükemmel, Olgun, Tam
Küçülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak
Arınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.