Kerte kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Basamak, Derece, Radde, Çentik, İz, Kerti
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Had kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç
Patolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
Vicdansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz, Merhametsiz
Kavkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Akşam Namazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
Tevakkuf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek
Tek Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekpare
Et Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi, Kaba
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İstibdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
Branş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
İsteyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talip
Yem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olta
Çentik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kertik, Nişan, Küçük Oyuk
Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
Hurdalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozdurmak
Akabinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Hemen Arkadan, Ardından, Hemen Ardından, Hemen Arkasından
Tatminkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
Amansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
Fayton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçu
Tabiilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğallık
Tabut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sal
Handikap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pekent, Engel
Ödeşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takas, Sayışma, Fit
Acer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
Dünürcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünür, Görücü
Susam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süsen
Iskat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge, Bölüm, Kat
Sakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
Düdük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
Tuluatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlamacı
Kürecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.