Kaçıncı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Niçenci
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yeknesak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Monoton
Belen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
Hamletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yormak
Atlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süvari
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Etil Alkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkol
Görmezliğe Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmezlikten Gelmek
Kıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Atasözü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbımesel, Sav
Bayram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Neşe, Sevinç, Şenlik
Prospektüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarife, Tanıtmalık
Çelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak, Çalmak, Engellemek
İnanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
Ufantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
Cerrah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör, Yarman
İsyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kozgalan, Baş Kaldırma, Ayaklanma; Boyun Eğmeme, Uymama, İtaat Etmeme
Farz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Koşul, Tutma, Sayma, Allah Buyruğu
Çöreklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak, Yayılmak, Çökmek, Çömelmek, Yerleşmek
Godoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Ira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Seciye, Öz Yapı, Kişilik
Antrepo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Namzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
Kişmiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer
Ayırt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak
Format kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boyut
Konu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Nazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
Vicahen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
Mevt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
İnkişaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açınım, Gelişme, Gelişim
Sırılsıklam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Adamakıllı, Çok Islak, Sırsıklam
Pekaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.