Feragat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vazgeçmek, Elçekme, İmtina
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Maraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga, Anlaşmazlık
Peçete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkir
Kalmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kala
Karabulut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nimbus
Hamız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asit
Muhasebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saymanlık
Konuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
Şerefsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursuzluk, Alçaklık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Aydın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı
Peyda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
Tekmelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepiklemek
İnvariyant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmez
Ağıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hale, Ayla, Saya
Muallime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen (Bayan), Bilimci
Tamamlayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleyici
Esenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selamlamak, Veda Etmek
Tekdüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
Pişmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
Rey Yazmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
Fakirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul
Kitap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Yapıt
Yaradılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet
Soğum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanıklık, Kanaatkarlık
Yığışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Üşüşmek
Üzüntülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Sıkıntılı, Dertli, Dokunaklı, Üzücü, Müteessir, Yanık, Yaralı
Revnak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Göz Alıcılık
Çalkalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalkamak, Elemek
Pafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
Tedirgin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Sarmak, Yemek
Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
Takdim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak
Muvasalat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Varmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.