Daha kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şimdiye Kadar, Henüz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Beşeriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık
Vıyıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
Kraliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Krallık
Geçirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etmek, Giymek, Görmek, İletmek, Kalmak, Kaydetmek, Nakletmek, Oturmak, Savmak, Takmak, Tespit Etmek, Vurmak, Yapmak, Yazmak
Kasap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar
Sınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
Elips kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs
Abone Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Möble kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mobilya
Parçalanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Açıkça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâre, Net, Alenen, Düpedüz
Kültür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Ekin, İrfan, Medeniyet, Tarım, Ekinç, Hars
Curcuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
Sonsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
Manzume kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
Kadağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
Fütur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
İncitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak
Müfreze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi Deste
Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş
Elektrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Çıngı, Çarpıcılık, Cazibe, Canlılık
Umursamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Meraklanmak
Mukayyet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
Hemşire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
Aktarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
Âşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Tutkun, Ozan, Sevdalı, Meşhur, Müptela, Yangın
Feryat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haykırma, Haykırış, Çığlık
Saloz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salak
Bir Numara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Tek
Kıvançlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
İyilikbilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadirşinas, Değer Bilir
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.