Cazibe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pestenkerani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
Kültürsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Potansiyel Farkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Elhasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası; İşin Sonu
Şu Denli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Fazla
Aranjör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemeci
Tir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalas, Tomruk
Muaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vakfedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
Özlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Darıkmak, Hasretini Çekmek, Sağınmak, Susamak
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Evlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Kavlıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
Tamim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
Alışılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutat, Olağan
Yumuşaklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
Örs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zindan
İçsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
Kavrayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhata, Ufuk, Zihin
Boynu Bükük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
Valiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
Tartar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pesek
Sonsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
Resmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek, İşlemek
İş Bıraktırımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
Dimağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyin, Bilinç, Derrake, İdrak, Zihin
Sınır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Had, Hat, Hudut, Limit, Nokta, Serhat, Son, Uç
Âmâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli, Kör
Argın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorulmuş, Beceriksiz, Yorgun, Zayıf
Dilbilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gramer
Kalleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
Ödün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.