Buru kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sancı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Evveliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
Kaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepe
Matlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluklaşmak
Mamul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapılmış, İşlenmiş, Ürün, Mahsul, Mamulat, Yapılı Eşya, Yiyecek
Feyz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Gürlük
Kıvanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
Yamyam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adamyiyen, Vahşi, Yabani
Hakeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazım, Araç, Eşya, Not, Şart, Yiyecek
Tıraşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak, Yontmak
Denk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Beraber, Emsal, Tay, Yatak, Yorgan, Yük
Eğlendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maskara
Resmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
Velut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
İdmansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
Yenitüreme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Mürebbilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
Nasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabar
Hümanist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adamcıl, İnsancıl
Ötekisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri
Ucuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
Dinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Güçlü, Canlı, Genç, Muhkem, Müsterih, Sağlam, Taze, Zinde, Tendürüst, Tüvana
Sel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın Su, Baskın, Yığın
Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
Vali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlteber, İlbay
Çekmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz, Sıyırma
Dimağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyin, Bilinç, Derrake, İdrak, Zihin
Liet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkı
Boyunbağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
Örgensel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzvi
Yakınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
Kalas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kereste, Tir
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.