Bilmeyerek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yanlışlıkla
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Körfez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyort
Göden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
Fener kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askı
Ümmî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumaz, Sevatsız
Çelmelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak
Olgunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
Yoğaltıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Keser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Seyrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı, Nadir, Nadiren, Ara Sıra, Kimi Zaman
Karamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
Mucize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansık, Olağanüstü, Şaşırtıcı
Oportünist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eyyamcı
Otokton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerli
Tüzük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nizamname
Kızılgül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gül
Haşırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hışıldamak
Muharip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı
Asgari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra
Kurutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
Hükümsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçersiz
Deşarj Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Rahatlamak
Tükenmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
Uçurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
İrticalen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama, Bedaheten
Şüphelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek
Biteviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Sürekli, Yeknesak, Boyuna, Aynı Biçimde
Vuslat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavuşma, Görüşme, Ulaşma, Erişme
Şekvacı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
Başeğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Başeğim, İtaat, Teslimiyet
Çağ Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
Orta Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim
Dımdızlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.