Bekitmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Vakfetmek, Kapamak, Tıkamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yordamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
Karık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ark
Ambiyans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava
Geçerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Makbul, Muteber
Tıpkısı Tıpkısına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
Kımıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Frenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engellemek, Durdurmak, Yavaşlatmak, Gemlemek
Sırgavıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Şarampol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çala Çukur
Vurgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksan
Programlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli
Hare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meviş, Meneviş, Dalgır
Tiroit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkanbezi
Şu Anda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şu Vakit, Şu Tapta
Sesucaltan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoparlör
Katıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Saf, Tabii, Tam, Yavan
Temin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
İlelebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen, Sonsuza Dek, Ebedî
Derk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Kavramak
Yuva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
Bedavacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beleşçi, Abacı, Lüpçü
Yüzüyola kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
İhbarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir
Gagalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Hırpalamak
Kelle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa, Kafatası, Tane, Başak
Zulmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak, Eziyet Etmek, İşkence Etmek
Meydan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Ortalık, Saha
Şahitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık
Hazır Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakit
İshal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, İç Sürme, Ötürük, Amel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.