Asabiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sinir Sayrılıkları
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ödememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
Kârgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâgir
Parıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Nur, Şaşaa, Şimşek
Baz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas
Döşek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatak
Güçleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
Örfi İdare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıyönetim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Engebeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalı
Temenni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
İnkıbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabız, Keder, Sıkıntı
Zakkum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı Ağacı, Ağı Çiçeği
Yiyici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur, Mürtekip, Mürteşi
Simetri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
Has kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus, Özgü, Saf, Katışıksız, En İyi Cinsten
İta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verme, Ödeme
Orijinallik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgünlük
Dolandırıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deleduzluk, Fırıldakçılık
Levber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
Baytar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
Vantuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmen; Şişe
Çürük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Temelsiz, Boş, Dayanıksız, Sakat
Emrivaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldubitti, Olut
Yaratan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucit
Ezber Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezberlemek
Hitabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
Yazman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip, Sekreter
Etkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Canlı, Dokunaklı, Güçlü, Keskin, Kuvvetli, Müessir, Tesirli, Yanık, Yüksek
Kart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İhtiyar, Bayat, Kartpostal, Köhne
Asalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Asillik, Alicenaplık, Neciplik
Buluğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erinlik, Erin Olma, Baliğ Olma
Ehliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.