Ardılmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çatmak, Sataşmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muharip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı
Yönetici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdareci, Yöneten Kişi, Menajer, Rehber
Kıymetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Güdülebilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
Demir Hat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir Yolu
Tartışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa
Titrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
Sıkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayyare
Biteviyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreklilik, Yeknesaklık
Adavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Husumet
Göğerti Satan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manav
Yanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata Etmek, Kusur Etmek, Aldanmak, Atlamak, Sürçmek, Hataya Düşmek
Daldalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınmak
Gıcır Gıcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze, Yeni
Aş Damı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutfak
Frame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
Hüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Etki, Hız, Karar, Önem, Şiddet, Yargı
Gufran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
Bütünlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlanmak
Kurusıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Blöf, Korku
Kerahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrençlik
Emzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbik, Biberon
Çak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Yetiştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
Tanış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanıdık
Yoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlenmemiş, Dejenere, Kaba, Bayağı, Adi, Bozulmuş, Kısır, Yabanıl
Doyunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıka Basa
Afif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, İffetli, Temiz, Afiyet, Sağlık, Akman
Hadım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlaştırılmış
Remiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sembol, Simge
Laçkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.