Abajur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pencere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam
Yük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
Deveran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
Telaşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
Etüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırma, İnceleme, Mütalaa, Müzakere, Ek Çalışma, Ek Ders
Heves Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatmak, Yeltenmek
Yeygi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yem
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Savurganlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsriflik, İsraf
Serilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzanmak, Yayılmak
Esaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
Mahdut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı, Az, Basit, Dar, Kısıtlı, Sayılı, Çevrilmiş, Az Sayıda
Acep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acaba
Tüketilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
Şeytanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kurnazlık
Malzeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Materyal
Küçüksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstisgar Etmek
Yakamoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
İştigal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, Uğraşma, İlgilenme, Meşgul Olma, Çalışma
Vükela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar, Vekiller, (Alay) Kibar
Bordro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel, Siyahe
Benefşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
Pisletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
Saygıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
Mersiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Sagu
Besteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr, Kompozitör
Dipfriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
Televizyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
Sadece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Hemen, Sade, Yalnız, Ancak, Tekçe
Zenne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
Edepsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
Geçirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.