İhtişam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Görkem, Haşmet, Büyüklük, Göz Alıcılık, Gösterişlilik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Özdeşlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynılık
Savlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamle, Atılış
Teras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça, Artırma, Seki, Dam
Usa Vurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme
Jüri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçici Kurul, Yargıcı Kurulu
Portföy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüzdan
Ahbaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet
Yıkkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harap
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Egzama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Tuzlu Balgam
Bağımsız Milletvekili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız
Karma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık, Yığma
Gına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
Terhis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin Verme, Salıverme
Başeğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Başeğim, İtaat, Teslimiyet
Örtmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
Aynasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Kötü, Ters
Boş Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız
Donanımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli
Martir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehit
İnternet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örüt Ağ, Genel Ağ
Rezerve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtımlı
Obaştanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahur
Topalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kümelenmek
Belleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
Sehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Pay
Aynek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
İncimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Kırılmak
Turkuaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
Namlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüle
Göksel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi
Ezcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
Uyumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.