Şekavet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Soygunculuk, Haydutluk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İrdelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik, Araştırmak, Tetkik Ve Tetebbu Etmek, Mütalaa Etmek
İmalatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretimcilik
Peşkeş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Çekmek
Sorguç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuğ; Tepelik
Duygu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı His, İhtisas, Kalp, Ruh
Yaraşmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
Cesaretlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklendirmek
Âşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
Bütünlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlanmak
Çilekeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazlum
İstirham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarma
Bey Soylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil
Kırba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matara
Büyüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nema
Palamar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoma
Başı Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
Kudurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgın
Gömüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sin, Mezar, Metfen, Makber, Kabir
Yürütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çekmek, Olmak, Uygulamak
Üstlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Pardösü
Safi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
Solunum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
Eskimiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Oturaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ağır, Gösterişli, Sabit, Sağlam, Veznin
Muayene Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
Vaziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Cömert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, Verimli, Akı
Bulunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Düşmek, Gezmek, Olmak, Yatmak
Ortam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Ara, Dünya, Hava, Kucak, Muhit, Vasat, Zemin
Mağduriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
Alalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.