İzolatör kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yalıtkan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Islah Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
Sohbet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
Yamru Yumru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
Bilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keskinleştirmek
Burağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hortum
Danaburnu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök Kurdu; Aslanağzı Çiçeği
Olur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı
Ermiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eren, Aziz, Evliya, Veli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İş Adamı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sudager, Tacir
Hor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Aşağı, Önemsiz
Sıygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacim
Irganmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
Halk Ozanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âşık
Boğunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kasvet, Üzüntü
İmalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirimli
Kendir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
Monte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Montaj
Gardiyanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
Kasten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıtla, İsteyerek, Kasti, Mahsus, Taammüden
Sorumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Verimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
Tecrübe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
Evlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
Kırıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsızlık
Boysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bodur, Bacaksız, Bastıbacak
Platform kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Düzlem, Seki, Düzlük, Temel, Ortam, Yükselti
Çıkarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı Atmak, Sökmek, Koparmak, Neşretmek, Anlamak, Atmak, Boşaltmak, Bulmak, Elde Etmek, Gidermek, Giysi, Göndermek, Göstermek, Hatırlamak, Kazımak, Sağlamak, Sezmek, Soymak, Söylemek, Sunmak, Yapmak, Yayımlamak, Yollamak
Rütbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
Harem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı
Sitadiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklıkölçer
Şive kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz
Mualecehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayenehane
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.