İtikat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İnanç, İman, İnanma, İnan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Argüman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt, İddia, Tez
Alakalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
Afişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
Öbür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Özge
Soy Sop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl
Uzantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatılmış
Takviye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
Dalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Aymazlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Maliyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Sahih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Doğru, Gerçek
Bilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cahil
Genişlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah
Yıldırgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş
Zıvanasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
Kavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü, Zorlu
Cinnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
Komütatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevireç, Çevirici, Anahtar
Susku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
İare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç
Gösteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Oyun; Nümayiş; Tezahürat
Erkeklik Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
Mütefekkir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
Kengel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni
Yayımlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Çap Etmek, Çıkarmak, Neşretmek
Ezcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
Boyalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü
Affetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Şefaat
Harcamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
Devim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinim
Jimnastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdman, Kültürfizik, Beden Eğitimi
Muin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.